Explainer

AstraZeneca aşısı ve nadir görülen kan pıhtısı hakkında bildiklerimiz

Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca’nın geliştirdiği COVID-19 aşısı ile ilişkilendirilen kan pıhtısı yan etkisi ve nasıl tedavi edileceği hakkında artık çok daha fazla bilgi sahibiyiz.

SBS News

Source: Nick Mooney

Avustralya ve dünyada COVID-19 pandemisi ile mücadelenin merkezinde aşılar var. Başta Avustralya’daki aşı programının merkezinde olan AstraZeneca ve Oxford Üniversitesi’nin geliştirdiği COVID-19 aşısı, daha sonra son derece nadir görülen kan pıhtısı yan etkisi yüzünden sadece 50 yaş üstündekilere uygulanmaya başlandı.
Bu yılın Mart ayında ilk kan pıhtısı şikayetleri ortaya çıktığından beri, aşı kaynaklı trombotik trombositopeniya (VITT) veya trombositli trombositopeniya sendromu (TTS) adı verilen kan pıhtısı şikayeti hakkında çok şey öğrendik.

Şimdi hastaların teşhis ve tedavisi çok daha etkili.

Ne kadar sık görülüyor ve ne kadar öldürücü?

AstraZeneca aşısı olduktan sonra kan pıhtısı şikâyeti geliştirmek son derece nadir görülüyor. Şimdiye kadar dört milyondan fazla aşılamada toplam 48 kan pıhtısı hastası tespit edildi.  Yani, TTS riski yaklaşık 80 binde bir.
Britanya, Ortadoğu ve Kanada’dan gelen verilen de benzer risk oranları gösteriyor. Avrupa’dan gelen verilen kan pıhtısı vakalarının beşte birinin ölümle sonuçlandığını gösterse de Avustralya’da şimdiye kadar 48 hastadan ikisi hayatını kaybetti.

TTS sendromu tam olarak ne demek?

Henüz tam olarak nedenini bilmesek de AstraZeneca’nın geliştirdiği aşı kandaki trombositleri aktive edebiliyor gibi görünüyor. Trombositler yaralanmalarda kan pıhtısı oluşturup kontrolsüz kanamaları önlüyor.
Bazı kişilerde aktive edilen trombositler Parçacık Faktör 4 (PF4) adı verilen bir proteini salıp AstraZeneca aşısına yapışıyor. Araştırmacılar PF4’ün bağışıklık sisteminin daha fazla trombosit üretmesine yol açabileceğini söylüyor. Trombosit miktarının artması ters etki yaratıyor.  Sayı arttıkça birbirlerine yapışıp kandaki oranlarını azaltıyorlar. Bu da kan pıhtısı (tromboz) ve düşük trombosit oranına (trombositopaniya) neden oluyor. Kan pıhtısı ve düşük trombosit oranı ise TTS’in ana özelliği..

Diğer kan pıhtısı rahatsızlıklarından farklı mı?

AstraZeneca aşısı ile ilişkili kan pıhtısı diğer kan pıhtısı oluşum süreçlerinden son derece farklı. TTS bağışıklık sisteminin hatalı tepki vermesinden kaynaklanıyor gibi görünüyor. Kalp krizi, inme, derin damar trombozu, akciğer embolisi (akciğerde pıhtı) veya kan sulandırıcı kullananların AstraZeneca kaynaklı TTS riski daha fazla değil.

Ancak yine de tedbir amaçlı olarak, 50 yaş altındakilere, geçmişinde beyin veya karın bölgesinde kan pıhtısı şikâyeti olanların ve geçmişte kan sulandırıcı heparin ilacı yüzünden trombosit seviyesi düşük çıkanların Astrazeneca aşısı olması tavsiye edilmiyor.

Test ve tedavide gelişmeler

Son günlerin en önemli gelişmesi TTS tespitinde kullanılan testler ve hastalığın tedavisindeki önemli ilerlemeler.

Vakaların çoğunda, hastanın kanındaki trombosit oranının düşük olması doğrudan antikorların PF4’ü hedef aldığını ve kan pıhtısı oluşumunu gösteriyor. Bu testlerin sonuçlarını kısa sürede elde etmek mümkün. Tedavi de hemen başlayabilir.

Kan sulandırıcılar ve bağışıklık sistemini yavaşlatan ilaçlar en etkili tedavi yöntemi.

14 Haziran itibari ile Avustralya’da 48 kişide kan pıhtısı çıkmış ve bunlardan 31’i de hastaneden taburcu edilmişti.

Hangi yan etkiler normal, hangileri değil?

Her aşının yan etkileri var. AstraZeneca aşısında yan etkiler aşı olduktan sonraki ilk iki gün içinde ortaya çıkıyor.

·        Başağrısı
·        Yüksek ateş (ürperme)
·        Kas ve eklem ağrısı
·        Baş dönmesi
·        Halsizlik
·        Aşı olunan bölgede sızı. Bu ağrı paracetamol gibi basit tedavilerle giderilebilir.

TTS genelde karın (splançik damar trombozu) veya beyin (selebral damar sinüs trombozu) gibi beklenmeyen bölgelerde oluşuyor. Aşıdan sonraki dört ila 30 gün içinde görülüyor.

AstraZeneca sonrası TTS belirtileri ise:
·        Kesintisiz veya şiddetli baş ağrısı
·        Bulanık veya çift görme
·        Nefes darlığı
·        Şiddetli karın, sırt veya göğüs ağrısı.
·        Bacakta şişlik, kızarıklık veya ağrı.
·        Tuhaf kanama veya morluk

Aşı olduktan sonraki dört ila 30 gün içinde bu belirtilerden herhangi birini fark ederseniz acil tıbbi yardım isteyin.

Riskler ve yararlar

TTS son derece nadir görülse de bazı kişiler bu konuda endişeli ve doktorları ile konuyu konuşmak isteyebilir. 

Ancak COVID-19’un öldürücü bir hastalık olduğu ve Avustralya çapında çeşitli nedenlerden dolayı devam eden salgın riskini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Uzmanlar mevcut ortamda pandeminin yarattığı risk yüzünden insanların mümkün olduğunca erken bir şekilde aşı olmasının çok önemli olduğunu söylüyor.



Karlheinz Peter ve James McFadyen Baker Kalp ve Diyabet Enstitüsü’nden. Karlheinz Peter, Avustralya Ulusal Sağlık ve Tıbbi Araştırmalar Konseyi‘nden, Ulusal Kalp Vakfı’ndan, Avustralya Araştırma Konseyi’nden, Alman Araştırma Vakfı’ndan ve ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü’nden fon aldı veya almaya devam ediyor.

James McFadyen Avustralya Ulusal Sağlık ve Tıbbi Araştırmalar Konseyi ve Ulusal Kalp Vakfı’ndan fon alıyor.



Aşı hakkında herhangi bir endişeniz veya çekinceniz varsa, konuyu aile doktorunuzla konuşabilirsiniz.


Share
Published 15 June 2021 10:11am
Updated 12 August 2022 3:05pm
By Karlheinz Peter, James McFadyen
Source: The Conversation


Share this with family and friends